Sosyal medyanın günlük hayatımızdaki etkisi giderek artarken, özellikle gençler arasında dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunlarına işaret eden "TikTok Beyni" adı verilen bir fenomen ortaya çıktı. Bu terim, gençlerin sürekli kısa video içerikleri tüketmesiyle ilişkilendiriliyor.
Nöroloji Uzmanı Dr. Oğuzhan Onultan bu konuda, kısa videoların sürekli tüketiminin beyinin hızlı bilgi işlemeye alışmasına yol açtığını ve bu durumun, daha derinlemesine düşünülmesi gereken aktivitelerde performans düşüklüğüne sebep olabileceğini ifade etti. Dr. Onultan'a göre, bu yeni dijital alışkanlık, özellikle gençlerde dikkat sürelerini kısaltıyor ve uzun süreli konsantrasyon gerektiren işlere adapte olmalarını zorlaştırıyor.
TİKTOK VE INSTAGRAM’IN YENİ TEHLİKESİ
Sosyal medya kullanıcılarının kısa video paylaşımları yaptığı platform TikTok, saniyeler içerisinde tüketilen içeriklerle beynin odaklanma ve dikkat süresini kısaltıyor. Uzmanlar, konuyla ilgili ‘TikTok Beyni’ kavramını ortaya koyuyor.
Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Nöroloji Bölümü Uzmanı Dr. Oğuzhan Onultan, “TikTok Beyni kavramıyla, devamlı olarak kısa, hızlı ve yüksek yoğunluklu bilgi bombardımanına maruz kalan bireylerde gözlemlenen dikkat dağınıklığı ve odaklanma yetisinin azalması durumu ifade ediliyor. Bu durum, beynin sürekli yeni ve farklı uyaranlara maruz kalması sonucu, uzun süreli dikkat gerektiren görevlerde performans düşüklüğüne neden olabilir” ifadelerini kullandı.
Onultan, sürekli kısa videolar izleyen kişilerin beyninin hızlı akışa alışkanlık geliştireceğini ve derin düşünme ile uzun süreli dikkat gerektiren işlerde zayıflama şeklinde kendini gösterebileceğini ve performans düşüklüğü yaratabileceğini söylüyor.
AKADEMİK BAŞARIDAN SOSYAL İLİŞKİLERE HER ALAN ETKİLENİYOR
Son zamanlarda yapılan çalışmalar, sosyal medyanın özellikle gençler üzerindeki derin etkilerini gözler önüne seriyor. Uzman Dr. Oğuzhan Onultan, TikTok gibi kısa video platformlarının gençler arasında giderek artan popülaritesinin dikkat sürelerini önemli ölçüde kısalttığını belirtiyor.
Dr. Onultan, "Bu platformların kullanımının yaygınlaşması, gençlerin dikkat sürelerinde gözle görülür bir azalmaya neden oluyor. Bu da derinlemesine düşünme yetisi ve uzun süreli dikkat gerektiren faaliyetlerde performans düşüklüğüne sebep olabilir" şeklinde konuştu.
Ayrıca, bu durumun sadece akademik başarıyı değil, aynı zamanda gençlerin sosyal ilişkilerdeki etkileşimlerini de olumsuz yönde etkileyebileceğini vurguladı.
DİKKAT SÜRESİNİ UZATMAK GEREKİYOR
Uzman Dr. Oğuzhan Onultan, gençlerin sosyal medya kullanımı konusunda ebeveynlerin ve eğitimcilerin daha etkin rol alması gerektiğine dikkat çekiyor. Dr. Onultan, “Kitap okumak, doğa yürüyüşleri yapmak, sanat ve el işi gibi faaliyetlerde bulunmak dikkat süresinin yeniden yapılandırılmasında yardımcı olabilir” diyerek, dijital dünyanın kolaylıklarına karşı zararlarına da dikkat edilmesi konusunda uyarıyor.
Dr. Onultan, bilinçli bir sosyal medya kullanımının ve dengeli bir dijital yaşamın, bu tür problemlerin üstesinden gelmekte etkili olabileceğini ifade ediyor.