İzzettin el Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde, savaşın 200. gününde yaptığı açıklamada, işgalin yalnızca katliam ve yıkıma neden olduğunu vurguladı.
İsrail’in Gazze’ye yönelik giriştiği savaşın 200. gününde İzzettin el-Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde görüntülü bir mesaj yayınladı.
Ebu Ubeyde’ye göre imajını kurtarmaya çalışan işgalci İsrail, savaşta katliam ve yıkımdan başka bir şey gerçekleştiremedi.
Direnişin düşmana indirdiği darbelerin yalnızca bir kısmının yayınlanabildiğine değinen Ebu Ubeyde, İsrail kuvvetlerinin “Gazze’nin kumlarına saplandığını” belirtti.
Açıklamada direniş gruplarının gücünü koruduğu, Filistin topraklarına yapılacak saldırılara ve işgal varlığına karşı misillemelere devam edileceği vurgulandı.
Filistin halkının temel haklarından asla taviz vermeyeceklerinin altını çizen Ebu Ubeyde, özel olarak işgal kuvvetlerinin geri çekilmesine, kuşatmanın kaldırılmasına ve göçe zorlanan halkın geri dönmesine değindi.
Ebu Ubeyde’ye göre “askeri baskı” denen şey, direniş gruplarının kararlılığını artırmaktan başka bir işe yaramayacak.
"En muhtemel senaryo Ron Arad"
Ayrıca İsrail halkına seslenen Ebu Ubeyde şunları söyledi
“Gazze’deki İsrailli esirler için tekrarlanması en muhtemel senaryo, Ron Arad senaryosu olabilir.”
Aksa Tufanı’na destek veren tüm askeri ve sivil çabaları takdir eden Ebu Ubeyde, Lübnan, Yemen ve Irak’taki savaş cephelerine özel olarak değindi.
Batı Şeria’yı en öncelikli direniş cephesi olarak değerlendiren Ebu Ubeyde, İsrail’in askeri çabalarına karşı şu sözlere yer verdi:
“İşgalcilerin farklı cephelerdeki histerik tepkileri, direnişimizin ne kadar önemli olduğunun bir işareti.”
Ebu Ubeyde’nin konuşmasında öne çıkanlar:
Aksa Tufanı'ndan 200 gün sonra, cani düşman hâlâ imajını toparlamaya çalışıyor. Düşman hâlâ Gazze'nin kumlarına saplanmış durumda. Düşman Gazze'de kapana kısıldı. Düşman, utanç ve yenilgiden başka bir şey elde etmeyecek.
200 gün ve Gazze'deki direnişimiz Filistin dağları kadar sağlam. Kahramanlarımızın düşmana yönelik saldırılarının yalnızca küçük bir kısmını kaydedip görüntüledik. İşgalin saldırganlığı veya varlığı topraklarımızın herhangi bir karışında devam ettiği sürece direnişimizi sürdüreceğiz. İşgal güçleri dünyayı tüm direniş gruplarını ortadan kaldırdıklarına inandırmaya çalışıyor. Bu büyük bir yalan. Düşman 200 günde toplu katliam, yıkım ve sivilleri öldürmekten başka bir şey başaramadı.
Geri çekilme, ablukanın kaldırılması ve yerinden edilenlerin evlerine dönüşü başta olmak üzere halkımızın temel haklarından asla vazgeçmeyeceğiz. Düşman müzakerelerde verdiği tüm sözlerden vazgeçmeye çalışıyor ve daha fazla zaman kazanmak istiyor. Sözde askeri baskı bizi yalnızca konumumuzu korumaya, halkımızın haklarını korumaya ve onları ihmal etmemeye teşvik edecek. Aksa savaşına katılan her askeri ve halk çabasını, özellikle de Lübnan, Yemen ve Irak'taki savaş cephelerini takdir ediyoruz. Çeşitli cephelerde direniş eylemlerine gösterilen histerik tepki, direniş operasyonlarının önemini gösteriyor. Direnişin ilk cephesi Batı Şeria cephesidir ve biz özgür, gururlu Batı Şeria'mızın her santimetresini selamlıyoruz.
İran’ın düşmana tepkisi, boyutu ve niteliği itibarıyla yeni kurallar belirledi ve düşmanın hesaplarını bozdu. Ümmetimizin halk kitlelerini direnişe destek için çabalarını artırmaya çağırıyoruz. Direniş halkımızın fedakarlıklarına sadık kalacak, onların acısını ve umutlarını biz de taşıyoruz.